
HASTALIĞIN NE SÖYLÜYOR
Her hastalığın bir mesajı vardır. Sen o mesajı bulup yüzleşmediğin sürece ne yaparsan yap hastalık seni bırakmayacaktır.
Kendi kendimize bu mesajları okumakta zorlanıyorsak hipnoz harika bir yardımcıdır. Zira hipnotik durumda bilinçaltımızla doğrudan iletişimi yakalarız. Bedenimizde ve hücre hafızamızdaki olumsuz kayıtlara ulaşır, mesajı alır, üstelik bilinçaltı düzeyde bir temizlemeyle hastalığa güle güle deriz.
Bedenimiz içsel düşünce ve inançlarımızın bir aynasıdır. Öfke, hüsran, endişe, kayıp, kıskançlık, üzüntü, acı, yalnızlık, terk edilmişlik, umutsuzluk, ihanet, değersizlik hissi, başarısızlık vb. olumsuz duygular hücre hafızasında kaydedilirler. Ve bu duygular çözümlenmediklerinde bizi ruhsal olarak hasta ettikleri gibi, bedensel bir hastalık olarak da kendilerini gösterebilirler. Ve hastalığın bize verdiği mesajı almadığımız sürece dışarıdan gelen tedavi yüzeysel kalacaktır. Yapılan tedavilerle çoğu zaman semptomlar ortadan kaldırılır ama “hastalığa neden olan sebep” hala bilinçaltımızdadır. Bu yüzden hastalık bizi bırakmaz. Bazen aynı, bazen de farklı bir hastalık olarak, biz mesajı alana kadar tekrarlar durur.
Hipnoterapide sağlanan yüksek farkındalıkla hastalığa neden olan düşünce kalıbı ya da saplanılıp kalınan olaylar ortaya çıkarılıp temizlenir. Bu şekilde "içten dışa" çok etkili bir şifa süreci başlamış olur.